Duyurular Haberler Köşe Yazıları Türk Eğitim-Sen Nevşehir

MÜBARİZ İBRAHİMOV T.URGENÇ BİR KAHRAMANIN ANALİZİ

MÜBARİZ İBRAHİMOV

Mübariz İbrahimov Seni bekledik günlerce….

Sahi kimdi Mübariz bilen hatırlayan varmı?

O ENVERDİ!

Ne diyordu Enver

Vatan aşkıydı bizimkisi. Sevdalımıza koşmak yerine, mitralyözün üzerine koştuk atımız çatlarcasına.

HAYIR O Kürşat’tı

40 çeriyle Çin sarayını basarak bağımsızlık duygusunu uyandıran Kürşat’ı.

Belkide Alparaslanın ordusundaki alp, Ulubatlının yanındaki Çeri, Atillanın yanında Avrupa içlerine yürüyen akıncıydı.

Ya da şimdi içimizde oturuyor.

Aslında o kim biliyor musunuz? O Türk’ün Ruhuydu…

Hepiniz Mübariz İbrahimovda kendinizi bulacaksınız.

Şehit Mübariz İbrahimov, Şubat 1988’de Kafkaslarda bir dağ köyünde doğdu. 1994 yılında Aliabad köyü şehit M.Piriyev ilkokulunda başlayıp 2005 yılında orta öğretimini tamamlamıştır.

Aynı sene askeri görevini yapmak üzere hizmete alındı. Askeri hizmetini Azerbaycan İçişleri Bakanlığına bağlı Özel Kuvvetler Birliğinde sürdürmüştür. 2007 yılında askeri hizmetini Çavuş rütbesiyle tamamladı.

Sivil olarak 1 sene bazı işlerde çalıştıktan sonra gönüllü olarak orduya dönmek istese de ailesinin rızasını alamamış. Ağustos 2009’ta ailesini ikna etmeyi başaran Mübariz, 2009 yılının Ağustos ayında Uzman Çavuş (Gizir) rütbesiyle orduya katılmıştır. Bir süre sonra ise kendi talebiyle Azerbaycan’ın Karabağ cephe bölgesindeki askeri birliklerden birine atanmıştır. 2010 yılının Nisan ayından itibaren şehid edildiği güne kadar Terter kazasının askeri birliklerinde hizmet etmiştir.

Türk yurdu Karabağın işgali sırasında çocuktu, Çocukluğu atalarının çektiği zulmü dinleyerek büyüdü. Hocalıda Milletinin fertleri katledildi.

Bu anlattıklarımız ve daha fazlası bir çok Türk’ü üzdüğü, perişan ettiği gibi kahraman vatan sevdalısı Mübariz’i de etkilemiş, üzmüş ve yaşanan insanlık dışı olaylardan etkilenmişti.

19 Haziran 2010 tarihinde gece saat 23.30 civarında Mübariz İbrahimov kimseye haber vermeden, yanına gerekli silah ve mühimmatı aldıktan sonra, sadece “Şehit olursam üzülmeyin. Vatan sağ olsun” diye bir mektup bırakarak tek başına 1 kilometre mayın döşeli sınırı aşarak, Ermenistan Silahlı Kuvvetleri’nin bulunduğu karakola baskın düzenler.

Şehit Mübariz’in annesi ve babasına yazdığı mektup aşağıdaki gibidir;

“Atama ve anama mektup.

Canım atam ve anam menden sarı darıxmayın. inşallah, cennetde görüşeceyik.

Menim üçün bol-bol dua edin.

Vetenin dar gününde artıq üreyim dözmür. Allaha xatir bunu etmeliyem.

En azından üreyim serinlik tapar.

İnşallah şehid olana kadar bu şerefsizlerin üzerine gedeceyem.

Şehid olsam ağlamayın. Eksine, sevinin ki, o mertebeye yükseldim.

Allaha ibadetlerinizi deqiq yerine yetirin. Çoxlu sedeqe verin. Seyid nevesi olaraq bunu etmeliyem.

Allah böyükdür. Veten sağ olsun. Oğlunuz Mübariz. Haqqınızı halal edin. ”

Burada Ermeniler ile çatışmaya giren Mübariz, tek başına karakoldaki ermeni asker ve subayları ile savaşır, 45 (Ruslar 135 diyor,) Ermeni asker ve subayını öldürür. Bunun üzerine karakoldaki Ermeniler yardım isterler ve Mübariz, karakoldakiler ve gelen ermeni destek kuvvetleri ile 5 saat, önce kendi mühimmatı ile sonra öldürdüğü ermeni silah ve mühimmatını kullanarak çarpışır. Bu çarpışma sabaha kadar süre ve ne yazık ki Mübariz sabaha karşı Şehit olur.

Kahraman Mübariz bu yaptığı kahramanlık ile Türk Töresi’nde var olan “Türk’ün hasta yatağında ölmeyi utanç, savaşarak ölmeyi onur sayması” geleneğinden geldiğini bizlere göstermiş, soykırımda ermeni bir doktor tarafından derisi yüzülen 13 yaşındaki kızın hesabını sormuş ve Ermeniler’in işgal ve katliamlarına sessiz kalan devletine ve Türk Milleti’ne de “niye sessiz oturursunuz” demiştir adeta..

Azerbaycan Devleti, Uzman çavuş Mübariz İbrahimov’u millî kahraman ilan eder.

Ermenistan ise, bu bozgun karşısında sınırdaki tüm komuta kademesini değiştirir. Olayı gizlemeye çalışırlar. Ancak Rus devlet başkanı Putin bir konuşması sırasında Karabağ Sınır karakolunda bir Türk’ün 135 Ermeni askerini öldürdüğünü ifade eder.

Yaşadıkları bu şok hezimetten dolayı, şehit Mübariz’in cenazesini Azerbaycan Devleti’ne aylarca teslim etmemiştir.

Şehit olmuş Mübariz’in cansız bedenine yapılan hakaretler ve bu hakaretlerin rus internet sayfalarında yayınlamışlardır..

Mübariz şehit olduktan sonra cenazesini almak çok olaylı olmuştur. Ancak 2 ay sonra naaşı teslim alınmıştır.

İşin garibi şu bizdeki penguenci ve pandacı basın bu olayı Türk kamuoyu ile paylaşmamış. Ancak Türk halkı olaydan 50 gün sonra haberdar olmuştur.

Bu da herhalde bizim ayıbımız.

Şehit Mübariz İbrahim, Türk Milleti’nin kahramanlığını ve kendisine yapılan zulmü asla unutmayacağını bütün dünyaya göstermiş yiğit bir Türk Evladı’dır…

Mübariz İbrahimov sadece Azerbaycan Gençliği’nin değil dünyadaki bütün Türk Gençliği’nin bilmesi ve unutmaması gereken, günümüzün Kür Şâd’ı, haksızlığa, zulüme ve işgâle tek başına baş kaldırmış, bu kut’lu yolda şehadet şerbetini içmiş bir Türk kahramandır.

Şehit Mübariz İbrahimov’un kabri, Bakü’de bulunan Şehitler Hiyabanı’na defnedilmiştir…

Yiğit Türk’ü rahmet, minnet ve şükran ile anıyoruz…

Ruhu şad, mekanı cennet olsun…

Kahramanlık ne yalnız bir yükseliş demektir,

Ne de yıldızlar gibi parlayıp sönmektir.

Ölmezliği düşünmek boşuna bir emektir;

Kahramanlık; saldırıp bir daha dönmemektir.

Sızlasa da gönüller düşenlerin yasından

Koşar adım gitmeli onların arkasından.

Kahramanlık; içerek acı ölüm tasından

İleriye atılmak ve sonra dönmemektir.